Haziran 2009
...Boşuna bu ayda doğmamışım ben.Ay dediğin böyle olacak gelince Golyat gibi geliyor mübarek.Davut olamamanın hüznü kara bir diken gibi ciğerime batıyor.Ciğerimin üst sol köşesinde safiye ayla kendi anısına kürdili hicazkar konser veriyor.Dostlardan geçiyorum,kapkara an'ları biriktirdiğim ankaradan anıtkabiri söker gibi.Sevdalardan geçemeyip çevre yolunu dolanıyorum.Yollardan geçiyorum,dikiz aynamda kayıp giden geleceğin görüntüsü.Oysa dünyanın sonunu bulma hevesi yok içimde.Kadınlardan geçiyorum,burnumda kestane çiçeğinin iç bayıltan kokusu.Çekim eki yapım eki diye ayırmadan atıyorum tüm ekleri.En çok -lar ve -ben'den kurtulduğuma seviniyorum.
Bir cümle kalıyor aklımda,söylesem yeni bir cümle daha çıkacak.İçimdeki matruşkaları satıyorum başlık parası almadan; sevabına.Haberin yok ölüyorum diye şarkılar söylüyorum. Gözlerinden öpüyorum. Haziran mı?Artık sevmiyorum...
3 kişi karşıladı;:
hacı bee...
birikimlerini farklı yönlere kaydırsan, geçemediğin yolları aşındırma hayalinden vaz geçmesen, ne biliym... zorlasan biraz be müdür...
birde; haziranı sev, bu kadar iyi bi kişiliğin oluşumunda rol almış kendileri :))
yok öyle şey...
haberin yok ölüyorum diye şarkılar söylüyorum. evettt Gözlerinden bile öpemiyorum.
hiç sevmemiştim..
Yorum Gönder