Bu Blogda Ara

20080618

Zeytin Ağaçları


Zamanın durduğu bir yerde gezmek zevkli,çocukluğumda bahçesinde top oynadığım,ağaçlarına daldığım evlerin, yıkılıp apartman yapılması can sıkıcı gerçi.Bir yandan geziyorum bir yandan yiğenin verdiği kibritten küçük zımbırtıdan şarkı dinliyorum.Bana hitap eden tek parça Nil'den bütün kızlar toplandık adlı şarkı.Nedense seviyorum bu şarkıyı,feminen yanlarıma hitap ediyor sanırım.Kaleye çıkayım dedim.Yiyişmeye gelen zibidiler dışında pek gelip gideni yoktur oranın bu sıcakta da kim giderki zaten diyerek koyuldum yola.
Yolda iki veled çıktı karşıma birisi diğerine "aha lan turist" dedi beni gösterek gayet tatar bir tipim vardır oysa.Bozuntuya vermedim ama yanıma geldi whats your name dedi fırlama tipli olan bilinçaltımdaki Sean Connery'lerin etkisiyle james çıktı ağzımdan.Duyduğu cevapla yanındakine dönüp bu turist değil olum dedi fırlama.Güldüm,nerden anladın dedim.My name is demedin çünkü dedi. Ezbercilik o yaşta hapsetmişti bizim fırlamayı.Tebessüm ederek çıktım kaleye.
Fışşkiyenin yanında Niksar Ovasını izleyerek bir sigara tüttürdüm.Zeytin ağaçlarının dibine uzanıp gökyüzünü seyre dalmışken,sezen aksu dan tutuklu çalmaya başladı.Beni bozan şarkılardan biri olduğum için değiştirip 'elli'cent dinlemeye başladım.Düşüncelerimi sallarken gökyüzünde eniştem aradı.Mezarlıktan seni istiyolar dedi.Bu bizim şifremizdir.Ferit beyin bahçesinde 30 dakikaya kadar kebap hazır demektir.Uzun bir yazı oldu ama orayı da anlatmam gerek.Bakımsız bir bahçenin içinde(en güzeli bakımsız bahçelerdir) 30 metrelik ağaçların gölgesinde berbat bir hizmete ama eşsiz ustalara sahip bir kebapçıdır orası.Bahçe hersene aynıdır hiç değişmez.Gidip hamağa uzandım kebap gelene kadar.Güneş günden hırsını almıştı,sessizlik nihayet sessizlik berbat geçen bir yılın sonunda öyle güzeldi ki o sessizlik.
Sonra kebap geldi,yarım kilo kebabı miğdeye indirdim.(Kebabı beklerken,yerken,ve sindirene kadar ben çok mutlu bir insanımdır.)Sonra çay,sigara özlemişim böyle günleri.
Çevremdeki insanlar ölürken,konaklar apartmanlara dönüşürken,ben artık hayalleri olmayan bir adama dönüşürken gayet iyi biliyorum.Bunlar ömrümün son dingin günleri...

1 kişi karşıladı;:

saklıdefter 19 Haziran, 2008 00:09  

Çevremdeki insanlar ölürken,konaklar apartmanlara dönüşürken,ben artık hayalleri olmayan bir adama dönüşürken gayet iyi biliyorum.Bunlar ömrümün son dingin günleri...
ve bunları eklemek yazının sonuna heleki yediğin o kebaptan sonra çok durgunluk verici, hüzünlendirici...

Powered By Blogger

  © Blogger templates 'Neuronic' by Ourblogtemplates.com 2008

Back to TOP