Ağustos 2010
Sabah yatağının içinde aptal aptal tavana bakıp ayılmayı beklerken, akşam başka bi şehirde yabancı bi yatakta yatacağını bilmek çok sinir bozucu bişey.Üstelik bi hafta sonra artık başka bi şehirde yaşamaya başlayacağım.Ankara kadar deli divane olduğum bi şehirden ayrılmak bi yana yaşayacağım yerin daha hangi şehir olacağını bile bilmiyorum.Sürpriz sevmeyen bi adam olarak hayat bana karşı fazla yavşakça davranıyor.Ve maalesef şu sıra zaman benim için fazla hızlı akıyor.Refleksleri bu kadar zayıf bi adam için bu çok acıklı.
Ve en kötüsü de 2010 yılının bitmesine daha 4 ay var.Uçaklardaki metal yorgunluğu gibi bende de insan yorgunluğunun başlamasına sebep oldu bu yıl.Çok fazla tanıştım,çok fazla unuttum,çok fazla unutuldum.Sonuç...insan yalnız doğar,yalnız yaşar,yalnız ölür.Bu da ingiliz bilimadamlarının 30 milyon dolar harcayıp ıhlamur gribe faydalıdır demesine benziyor.Ben bunu zaten biliyordum.
Neyse konu o değil konu da yok zaten.Şurda 6 ayım kaldı.Altı ay sonra kendi evimde yeni bir telefon numarası ve inadına internetsiz olarak türk sanat müziği dinleyip sarhoş olucam.Şu an beni ayakta tutan tek şey böyle bi hayalin olması.
5 kişi karşıladı;:
inziva.
6 ay?
Sahi senin hayatını takip tmek niye bu kadar zorlaştı:)) Hızlı değişimler yaşıyorsun sayın godsyndrome!?!?!
sersang:aynen.
bi dost:anca yerleşirim.
dersaadet:sorma çok hızlı değişiyor her şey bende takip edemiyorum valla.
niye internetsiz? internet diyetine mi başlayacaksın yeni hayatında?
valla ayyaş olursun bak! söyemedi deme.
Yorum Gönder