Bu aralar...içsem içsem.
Evet bu aralar meclis parkında içmeyi özledim lan lise talebeleri gibi iki bira çaksam kıyak olurdu ama bizden geçti.Zaten kimse yok Ankarada.En büyük korkum Ankara'nın dışında çalışmak. Çankaya belediyesine bağlanıp kuğulu parkı izlerim sanırım.Deniz yok diyenler çıkıyor bazen. En son ne zaman oturup izledin ki denizi.Deniz hiç yüzülecek bişey olmadı benim için oturup seyredilecek bişeydi.Hani güzelliği tavan yapmış bir kadınla konuşurken sussa da sadece onu seyretsem dersin ya onun gibi.
Blogger profillerinden yabancı bloglara atlıyorum bazen.Tuhaf bişey.Atatürk kadar taş düşsün başınıza demek istiyorum çoğu zaman,bazen kendi blogumdan daha saçma bloglar görüp sevindirik oluyorum.Issız adam filmi favori,ben izlemedim.İzlemem de zaten,çağan ırmak filmlerini sevmiyorum ben.Neyse işte kimse biraradayken çok konuşmuyor.Ama bunca blog olması garip.
Sevmiyorum demişken.Sevmiyorum kelimesini anlamayanları anlamıyorum.Ben bana göre olanı söylüyorum.Kitap yazsın,nobel alsın.Sinemaya uyarlasınlar oscarlara boğulsun.Adına din kurup,tapınak inşa etsinler.Ben kötü demiyorum ki sevmiyorum diyorum.
"Şunun son kitabını okudun mu" -yooo "aaaa,nasıl yaparsın bunu" okumuyorum işte arkadaş zorla mı..
Gmail temalarını pek sevdim.Renkli renkli,ne güzel.Zaten işsiz olmasam,marangoz olurdum.Boş zamanlarda da boyacılık yapardım.İşsizlik tuhaf bişey.Birisine kpssye hazırlanıyorum dediğim zaman,sanki kız'mışım ve evde makrume örüyormuşum gibi hissediyorum.Başka böyle hisseden var mı acaba.
Ben bu satırları yazarken Chotic'in arap bacıya yaptığı süper yorum mailime düşüyor.Neşem yerine geliyor.Hoşgeldin ablacım:)Hani istemesini bilirseniz,canını verecek insanlar vardır.Müjgan ablam da öyle biri.Bir kaç kez blogunu tanıtmak istedim,hangi yazıyı tavsiye edeceğimi şaşırdım.Ama bir gün onu anlatıcam sizlere.Siz şimdilik fransız şarkılarıyla,onun anlattıklarını okumanın tadını çıkarın.
24 kişi karşıladı;:
oha kpss konusunda aynısını hissediyorum resmen.
denizi menizi boşver ben de ankaraya dönmek istiyorum. haklısın valla sanki her gün denizi izliyorum şurda. insanın dostları nerdeyse deniz de orda diyip zevzeklik yaparak bitirmek istiyorumyorumumu. ehehehehehheheheh
valla kardeş ben gemlik körfezindenim.istanbulda yaşıyorum.üniversiteyi denizle göl arasında(avcılarda) okudum askerliğimi izmirde yaptım.deniz benim için önemli galiba.bu arada cv'mi tanıdığın biyer varsa fakslayıver bi zahmet:))
rectoa:Allah yardımcımız olsun.
N.b.o.n.d.b:ismin uzun kusra bakma:)kop gel ankaraya ilk fırsatta.
rebellon:Denizi ben de seviyorum da,hiç takmayan adamların denizi bahane etmesi garibime gidiyor.Cv konusuna gelirsek,kelin merhemi olsa...:):)
sen bana kısaca hopcikiyaya ya da aynadaki ben diyebilrsin yaf:):) geldim geçenlerde ankaradaydım daha. benim temelli kopup gelesim varrrrrr:)))
denize karşı sigara içmeyi özledim sayende.. ne diye getiriyorsun aklıma denizi..
bir mizah dergisinde adını hatırlayamadığım bir yazarın bu "orda deniz yok" mevzusuna "balık mısınız a.k" tadında bir tepki verdiğini hatırlıyorum, olayın özetidir bence.
ben ramazan ayında yaklaşık günde 10 kez dostlarıma ulaşıp "lan şu ramazan çıksada bi içsek" dediğimi net hatırlıyorum, ramazan çıkınca her dostumun arayıp "hadi lan içiriym senide bi tarafın düşmesin" dediğinide hatırlıyorum, ama hep b.ktan işlerim yüzünden teklifleri değerlendiremediğimde hatırlıyorum ühüüüühüüüüüü :( hala içemedim, tekel bayii gördüğüm zaman kuduz köpek gibi salya bırakıyorum kapısına, efes pilsen logosuna.. ama içemedim, işsizim üüüüü
ChaotiCi tanıtmak cidden zor, kelime seçmemek gerek bence, bire bir yazılarından bir çoğunu önermelisin, onu tanımlayacak kelimeleri seçmek çok zor olmalı..
ps: denize 15 dklık evde oturuyorum, kapak olsun herbir ceğizinize. :D:D:D
Beni hayal kırıklığına uğratan yabancı blog temalarının baştansavma ve çok sade oluşu... Yani adamların gayesi değilmiş gibi.. Acaba ben mi çok üstüne düşüyorum blog olayının?
Bu soğukta parkta bira içmek keyifli olmaz zaten. Al bir ufak rakı evin sıcağında tadını çıkart mezelerle, Müzeyyen'le... O gene şikayet etmeyecek büyük ihtimal ama dinle sen gene de. Gerekirse sen et. :p
Yabancı blog temaları konusunda Burcu'ya katılıyorum. Bana mı hep böyle denk geldi bilemiyorum ama gerçekten özensiz ve basit. Yabancılarda hep bu zihniyet yok mu ama? Üstleri, başları dökülüyor, evlerinde doğru dürüst eşyaları yok ama adamlar iki t-shirt, tek ayakkabıyla dünyayı geziyorlar. Sanırım araçtan çok amaç önemli onların bir çoğu için...
G-mail temalarından Arda'nın isteği üzerine Ninja'yı seçtik. Kumsal gayet güzeldi ama... :S
Son paragraf için de, "bak şimdi..." diyerek kızarıyorum. Oldu mu bu? :p :D
Sevgilerimle...
aynadaki ben:bende kopup gelmeni tavsiye ettim zaten:D:D
ceset:bırak şu sigarayı;)
vudu:Valla süper özetmiş,ben de bunu söylerim artık.
serzeniş:Cidden öyle bi sıkıntı oluyor,içmek istiyosun içemiyorsun, içelim güzelleşelim:)
Burcu:Blog dediğin biraz göze hitap etmeli bencede..
Chaotic:Son paragrafı fazla kızarmaman için eksik yazdım zaten,ama etraflıca anlatıcam bigün.Evet kumsal güzel ama emir büyük yerden gelmiş,mecbur ninjayla idare ediceksin:):)
Yumurta da nejat işler'in şöyle bir repliği vardı. Sahne de karşısındaki eski sevgilisi olan hatun kişi , ankara da iken izmirin o kasabasını özlediğini söylüyordu.(kasabanın ya da her neyse adı aklımda değil kusura bakmayın) Nejat işler ' de "ankara da iken her yer özlenir zaten" diyordu. Bu repliği duyduktan kendimi düşündüm. Sanırım ben de sevemedim bu şehri.
Sanırım bi şehri sevdiren şey, hatıralardır burak.
Ankara'dan başka bir şehirde yaşamayı ben de hiç istemiyorum...çok zor olacak.
ayrıca kpss'ye hazırlanıyorum ama hiç öyle makrome falan hissim yok :)
ve bütün hafta içtim içtim içtim :)
bu yazı tam benlik olmuş yahu,kendimi buldum resmen :):)
ben herkesi hoşgörüyle okuyorum tıpkı sizi şu an okuduğum gibi,hiçde kızmıyor,kınamıyorum,herkes bloğunda neyi görmek isterse onu yazsın bence.Saçma sapan yazılardan daha ziyade buna niye takıldınız anlamadım? yazdıklarınızı üstüme aldım “başıma taş düşsün” düşecekse bu sebepten…eyvallah arkadaşım…
Zahir:Afiyet olsun,iç valla.
içimden geldiği gibi:Bu yorumundan sonra,kendi yazımı okudum.Sonra yorumunu tekrar okudum ama senin niye üstüne aldığını anlamadım. insanlar 90 yıl sonra hala Atatürk'e laf sokmaya çalışıyorsa,benim de saçma bulma hakkım vardır sanırım.Ama cidden senin niye alındığını da anlamış değilim.
Bende bazen o blogger navbardan yabancı bloglara giderim sanki neyimize yetmiyosa zottirililyon tane türk bloğu, giitmişkende arapçaya benzeyen ingilizcemle yorum yazarım yalan olmasın 3 kere yaptım daha :)
Kaotiğin tarzını,hayatını bende seviyorum birtek bloğunun rengi gözlerimi alıyor duymasında :)
Bana "hangi barlara gidersin" diye soruyorlar, ben bara gitmem deyince sanki anneme bakar gibi bakıyorlar bundan nefret ediyorum :(
Siminya:Bence bu soruya şahane bar isimleri uydurarak cevap verebilirsin ve yazacak yeni bir konu çıkar:):)
şimdi daha anlamlı oldu...hakikaten yanlış yorumlamışım..üzgünüm :((
ne şekilde anladığımı yazsam çok gülersin...kusura bakma ve sağlıcakla kal..
içimden geldiği gibi:anlaşabildiğimize sevindim, hoşçakal:):)
Ankara,çocukluğumun başkenti.
Ben en çok gençlik parkında dönme dolaba binmeyi severdim,şimdilerde en büyük korkum yükseklik..
hem sahi,
geçmez mi senin üç tarafı karayla çevrili şehrinin içinden deniz?
@siminyacığım, ben de çok sıkıldım bu tema ve renklerden ama cesaretim yok inan değiştirmeye... Bana şöööle yakışır bir tema bulursan düşünürüm ama ;)
Phaloe,hoşgeldin.Güzeldir dönme dolaplar.Ben şehrimden deniz geçmemesi iyi sayılır aslında.Alışıyor sonra insan:)
Yorum Gönder