20140417

En son hangi kitabı aldın Kemalettin, git marketten taze maya al sen allamın evlisi.Ben son aldığım 20 kitabı okumadım, o yüzden en son hangi kitabı okuduğum muamma.Kiraz biberine basılmış lor peyniri duruyor dolapta rakının yanında içerim diye almıştım.Son kullanma tarihi geçecek.Üretemeyen toplumlar tüketemiyor sanırım.Ben memurum Kemalettin,sabah erken kalkıcam saat olmuş 12 canım fena halde rakı istiyor.Kaç defa dedim kendime çalar saatin sesi Neşet Ertaş'ın sesinden daha kıymetli oluyor ast-üst ilişkisinde lakin gönül ferman dinlemiyor.Lojmanda oturmasam,lojman işyerinin üstünde olmasa trafiğe takılıcam, çocuk olsa gece ateşlendi uyutmadı diyeceğim,bi dirhem yürek olsa mesainizin a.koyayım diyeceğim.Vefakat hiçbiri bulunmuyor.
Birine bişey söylemek isteyip beceremeyince lafı uzatırsın ya işte ben o yüzden az konuşur oldum.Ya sesim birden çıkarsa diye korkuyorum,en lüzumsuz zamanda.
Terminalde çalışıyor gibiyim Kemalettin, ikamette bi şehir yazıyor lakin o şehirde değil gibiyim.Kaderimi kabullenmekten hep korktum çünkü kibirli biriyim, şimdi de sanırım kaderim beni kabullenmiyor.
Genç olmanın en kötü yanılgısı ne biliyor musun Kemalettin,nerden bilecen evli puşt.Geçecek sanıyorsun, çünkü geçmemesi mantığına aykırı,çünkü gençken hayat mantıklı bişey sanıyorsun.Sonraki bi süre geçmeyeceğini anlayıp kabullenmemekle geçiyor,akıllılarımız bi çocuk patlatıp "furkan mirza"nın gazını çıkarmakla geçiriyor benim içtiğim zamanları.Ama geçmediğini anladığında mızmızlanıyorsun.
Beni seviyorsun eyvallah da niye burda değilsin, benden daha çok sevdiğin olduğundan değilsin.Kerametinizin görülmediği yerlerde rakı satışları patlıyormuş ey malikel mülk,nerelerdesiniz?Bu arada farketmişsinizdir ben rakıya başladım ey okuyucu, tüm mesailerin canı cehenneme!

4 kişi karşıladı;:

Adsız 22 Nisan, 2014 01:46  

Buradayım!..

Burada olamamamın sebebi sevgi meselesi değil, vakit meselesi...
İnsan sevdiğine elbet vakit bulur, elbet güzel sözler söyler,
elbette onun için savaşır... mı acaba?

Halinden memnun olmayan tek memur sen değilsin.

Ölümden korktuğundan değil, yaşamak gerektiğinden yaşarsın...
Yaşamak için paraya ihtiyaç duyarsın.
Artık paraya itaat etmeye başlayınca da o mesaiye tıpış tıpış gidersin.
Paranın kulu olduğumuzdan bizi paradan uzaklaştıracak şeylere karşı sesimiz yükselmez.
Mesaiden kaçamayız. Alayınıza sokayım dememek için kendini tutar durursun.
Ne de olsa paraya ihtiyacımız var.
Tanrımız para olmuş.
Allah'ın değil, paranın bizi yaşattığına gönülden inanmışız.

Sahibin kerametinin görülmediği yerde rakı satışları patlıyorsa bence bu iyi bir şeydir.
Çünkü rakı alan kişinin herhangi bir keramet beklentisi olmadığı yorumu çıkarılabilir.
Keramet ihtiyacı olanlar için cami daha uygundur.
Bol bol dua edip keramet isteyebilirler.
Bize şarap dolu testilerin sergilendiği meyhaneler gerek...
Şarapsız kalmış testilerin çürüdüğü camiler değil...

Saç okşamalı, kucaklamalar...

Godsyndrome 22 Nisan, 2014 20:50  

-Neredesin sorusunun muhatabı sen değilsin,
-Halinden memnun olmayan tek memurum diye bir iddiam olmadı hatırlatma gereksiz olmuş,
-Yazının bütününü yanlış anlamış rakı-keramet kısmını fazladan yanlış anlamışsın.

Adsız 23 Nisan, 2014 12:24  

Kime seslendiğin apaçık belli de vahiy alacak değilsin. 40'ına geldiysen bilemem. Mümkün olabilir...
Onun yerine ben muhattap olayım dedim, tamam beceremedim.

Adsız 23 Nisan, 2014 12:29  

Sorunun muhatabı belli de vahiy alacak değilsin. 40'ına geldiysen bilemem. Mümkün olabilir... Onun yerine biz muhatap olalım dedik ama beceremedik... Gerçeğin kendisi olmak mümkün mü? - Değil... BEn olsam olsam kocaman yalan olurum. Yalandan (ben) sana gelen yorumlar işte. Ciddiye alıp almamak sana kalmış...

Powered By Blogger

  © Blogger templates 'Neuronic' by Ourblogtemplates.com 2008

Back to TOP